Bu yarışma her yıl Barış Posteri ile aynı tema üzerine kurulu, görme engelli 11-13 yaş arası çocukların barış ile ilgili düşüncelerini aktarabilmeleri için tüm dünya ülkelerinde yapılan bir çalışmadır. İngilizce olarak en fazla 500 kelime ile yazılan bir kompozisyon yarışmasıdır.
Lions Kulüpleri tarafından sponsorluğu yapılan görme engelli çocukların kriterlere uygun yazılmış kompozisyonlar, uluslararasına gönderilerek yarışmaya katılabilirler.
2023-2024 Çalışma Döneminde “Hayallerinde Cesur Ol” temalı Uluslararası Barış Konulu Kompozisyon Yarışmasında ülkemizden Şehit Yasin Kendirlioğlu Ortaokulu 6. Sınıf öğrencisi Yağız Yekta Demirtaş “Drawers of My Mind. Zihnimin Çekmeceleri” isimli kompozisyonu ile Uluslararası Lions tarafından dünya birincisi seçilmiştir.
Kazanan kompozisyonun Türkçesini aşağıda bulabilirsiniz.
İngilizcesini okumak için lütfen tıklayın.
ZİHNİMİN ÇEKMECELERİ
Bugün tüm cesaretimi toplayarak zihnimin çekmeceleri arasında uzun bir yolculuğa çıktım. Üst çekmeceden başladım gezintime çünkü çok kullanılan şeyler hep en üste konur. Burada güncel yaşamıma dair şeylerle karşılaştım. Şu yapılacak, bu yapılacak; ders çalışılacak, yemek yenilecek, diş fırçalanacak… Ama benim bulmak istediklerim bunlar değildi. Usulca iterek kapattım, zihnimin en üstte duran ilk çekmecesini.
“Haydi, bu defa bulayım,” diyerek açtım ikinci çekmeceyi. İlkinden biraz farklı şeyler çıktı karşıma. Anılar… Manevi değer yükleyerek sakladığım, bende iz bırakmış nesneler. İlk anahtarım… Ailemin eve geldiğimde kapıyı açmam için verdiğini sanmıştım. Oysa ben hiç yalnız gelmiyordum ki eve. Sonradan anladım aslında kendimi evimize ait hissetmem için verdiklerini. Dokuzuncu yaş günümde babamın aldığı defter geçti elime. İlk sayfasına yazdığı “Oğlum, gururum canım… İnanıyorum ki sen nice sayfalara yazılar yazacak, çok önemli bir bilim adamı olacaksın. Yolun şansın hep açık olsun, seni seviyorum. Baban.” cümleleri okuyunca çok duygulandım. Şimdi on iki yaşındayım. Yekta Yağız olarak anlıyor ve hissediyorum. Babam bana çok değerli bir hediye vermiş: güvenini! Bu duyguyla ve huzurla kapattım çekmeceyi. Sırada zihnimin üçüncü çekmecesi vardı.
Heyecanla açtım zihnimin son çekmecesini. Bir de baktım ki; simsiyahtı. Ama siyahın her zaman karanlık anlamına gelmediğini biliyordum. Derin derin baktım o siyah rengin en ortasına. Derinliğin içinden önce çırpınan kanat sesleri yükseldi. Ardından uçuşan beyaz güvercinler sardı dört bir yanımı. Bu yaşıma kadar bana söz söyleme hakkı bulan herkes “Yapamaz”, “Dikkat edin”, “Zor” sözcükleriyle çıkmıştı karşıma. Gözlerimin belli belirsiz aralığından birden bir umut süzülüverdi, güvercinlerin kanadında... Dedi ki; “Korkma! Yekta korkma ve hayal et! Hadi cesur ol ve hayal et!” Gerçeğe gözünü kapatan; umudunu, hayal gücünü kaybeden "Asıl görme engelliler" arasından cesaretle açtım, kalbimin gözünü. Başımı gökyüzüne doğru kaldırıp bir dünya hayal ettim. Çünkü gökyüzü hep umut kokardı. Renkleri göremesem de hayal dünyamda gökkuşağına binbir renk kattım. Beyaz her zaman aydınlık, siyah her zaman korkutucu değildir. Bunların hepsi zihnimizin çekmecelerinde birikmiş yanılgılar.
Dördüncü bir çekmece yoktu zihnimde. Her zaman yeniden başlamak için yeni bir çekmece bulamayabiliriz. Ancak artık elimdeki boş siyah çekmeceyi ışıkla doldurabileceğimi biliyor, şimdi bunu yapıyorum. Şu ana kadar başardıklarım ve özgüvenim doğru yolda olduğumun kanıtı. Babamın dediği gibi bir bilim adamı olma yolunda ilerliyorum. Bir görme engelli için bu durum “hayal” diye nitelendirilse de benim bunu başaracak gücüm ve cesaretim var.
Her şeye hayal ederek başladım. Bugün iyi bir yüzücü, iyi bir koşucuysam bunu sadece kendimle ettiğim mücadeleye borçluyum. Başaracağıma inandım ve bugünleri hayal ettim. Kimsenin beni durdurmasına izin vermeden cesaretle hayal etmeye ve yürümeye devam edeceğim. Yolum umut yüklü ve SONSUZ.
Yağız Yekta Demirtaş